BELEDİYELERİN SANAT- BİLİM- EĞİTİM ETKİNLİKLERİ
BELEDİYELERİN SANAT- BİLİM- EĞİTİM ETKİNLİKLERİ
Prof.Dr. Niyazi Özdemir
Dünyanın belli başlı kentlerini tehdit eden en büyük tehlikelerden biri, kentlerde yaşayan insanların biribirlerine karşı duyarsız olmalarıdır. Kent büyüdükçe duyarsızlık artmaktadır . Kimsenin kimseye saygı göstermediği, yardımcı olmak istemediği günümüzde kent belediyelerine önemli görevler düşmektedir. Belediyeler, kentde yaşayan herkesin uğrak yeridir. Valiye, kaymakama çok az işi düşer vatandaşın. Yaşamın gerektirdiği her türlü izni belediye verir.
Günümüz koşullarında belediyelerin işi zordur ve nüfus arttıkça daha da zorlaşmaktadır. Kentte yaşamak demek, sadece o kentte bulunmak demek değildir. Kentlilik bir bilinç işidir, aktif çaba gerektirir. Vatandaş duyarlı değilse, yasalara uymazsa, kısacası kendi kapısının önünü temizlemezse , böyle kentlerde belediyelerin işi zordur.
Bir belediyenin başarısı kent insanına hizmettir. Hizmetler okadar çeşitlidirki nereden başlamalı, hangilerine öncelik tanınacaktır. Bence bir beledıye kentinin haritasını açıp, önce kenti tanımalıdır. Yol, kaldırım, pazar yeri ,garaj,trafik düzeni v.b.hizmetler yeterli olmaz. Kentin tarihi geçmişi, hangi medeniyetlerin gelip geçtiği, onların yaşantısı hakkındaki bilgi ve belgelerin ortaya çıkarılması , sergilenmesi görevi de belediyelerce yürütülür. Her ne kadar böyle görevler ilgili bakanlıklara verilmiş olsa bile , belediyeler el atmadıkça bunlar disipline edilemez.
Belediyeler kendi sınırları içindeki her türlü dogal ve yapay varlıkları korumanın yanında, bunların devamlarının saglıklı bir şekilde gelecek nesillere aktarma görevini de üstlenmişlerdir. Yörede bulunan deniz, göl, akarsular ormanlar,yeşil alanlar,meyve bahçeleri v.b. ne durumda?. Kirlenmişmi, temizmi? Yok olma tehlikesi ile karşı karşıyamı? Bu soruların cevabı evet ise , yok oluş ve kirletici nedenleri bulup önlemler almak gerekir. Bu görevi üstlenmiş diğer kurumlardan fazla bir şey beklemeyin. Yörenizin sorunlarına siz eğilmezseniz , daha da bozulacak , sorun büyüyecektir.
Kentlerin nüfusu arttıkça belediyelerin işi artar. Her aileyi ayrıcalıkları ile tanıma, ailede kaç fert var, bunların eğitim düzeyleri, gelir kaynakları, barınakları, yaşam koşulları nasıl?. Belediyeler bunları bilmek ve bunlara duyarlı olmak zorundadırlar. Bunlar bizim işimiz değil diyemezsiniz.
Halkta çevre bilinci gelişmişmi?. Etraf temiz ve düzgünmü. Koku varmı, cadde ve sokaklar temizmi, insanlar düzgün bir çevrede dolaşabiliyormu?. Tüm bunlardan belediye sorumludur.
Trafik düzgün işliyormu? .İnsanlar cadde ve sokaklarda rahat dolaşabiliyormu, gürültü varmı?. Gürültü , yaşam kalitesini bozan en önemli etkendir.Özellikle araba, motor, gereksiz hoporlör ve muzik sesi kontrol ve disiplin altına alınmalıdır. Halk bunlardan şikayetçi ise belediye görevini yapmıyor demektir.
İnsanların oturup dinlenebilecekleri park, yeşil alana önem vermeyen belediyeler çevre bilincinden uzaktır. Keza betonlaşmanın artışı bir belediye için övülünecek bir durum olmamalı. Yeşillik kesinlikle ön planda tutulmalıdır.
KENT KONSEYLERİ İYİ ÇALIŞMALIDIR
5393 Sayılı belediyeler yasasının 76. maddesi kent konseyinin görevlerini tarif eder. Kent konseyi çok önemlidir. Kenti tanıyan, bilinçli kişilerden oluşan konseyler beledıyeye yol gösterir, adeta belediyelere danışmanlık yaparlar. Proje üreterek, kentin saglıklı büyümesine katkıda bulunurlar. Belediyeler konseyin önerilerini dikkate almakla yanlışların önüne geçebilir.