HAVA KİRLİLİĞİ SAĞLIMIZI TEHDİT EDİYOR
HAVA KİRLİLİĞİ SAĞLIMIZI TEHDİT EDİYOR
Prof. Dr. Niyazi Özdemir
Solunum yolu hastalıklarının artışında kirli havanın rolü birinci derecededir. Bununla da kalmaz kirli havanın zararı , kalp ve damar hastalıklarında da öne çıkar. Sigara içenler , sigara dumanından etkilenir , genelde uzun süre sigara kullananlarda da yukarıda sayılan hastalıklar zaman içinde ortaya çıkar. Sigara içmeseniz de kirli havası olan bir yörede yaşıyorsanız risk altındasınız.
Kirlenmiş hava nasıl oluşuyor ?. Özellikle fosil yakıt denilen kömür ile petrol ürünleri yakıt olarak kullanıldığında hava kirleniyor. Bilhassa kükürt oranı yüksek kalitesiz kömürden çıkan dumanın içinde başta kükürt olmak üzere , azot , karbondioksit , karbonmonoksit , metan , klor , benzen , benzopren v.b. onlarca gaz bulunur. Bunlardan kükürt havanın oksijeni ile birleşerek sülfürük aside dönüşür. Azot gazı oksijenle birleşip nitrik aside ve klor gazı ise hidroklorik aside dönüşerek atmosferde asit yağışlarını oluştururlar. Havamızı kirleten bileşikler Sülfürük asit , Nitrik asit ile hidroklorik asit en tehlikeli olanlardır. Bunların sırası ile havada ki oranları şöyledir: % 60, % 30 , %10
KİRLİ HAVA HEMEN HİSSEDİLİR
Asit yağışları olan bölgelerde hava adeta zehirleyici bir etki yapar. Kirlilik partiküller şeklinde etrafa yayılır . Genelde kış aylarında tehlike oldukça artar. Bir kentte evlerin bacalarından , fabrika bacasından çıkan duman eyer o yörede hava akımı yoksa veya azsa hemen kentin üzerine çöker. Ayrıca bu dumana trafikten çıkan eksoz gazı da eklenir. Bulunduğunuz yerde yoğun trafik mevcutsa , kirliliğin boyutu fazlalaşır. Benzin , mazot kullanan arabalar eksozdan onlarca zehirli gazı çıkarır ve etrafa yayar. Hava kirliliği ikiye katlanır.
Zaman zaman büyük ve kalabalık kentlerde meydana gelen kirlilik dayanılmaz hale gelir , anonslar yapılarak , insanların dışarı çıkışlarının hehlikeli olacağı duyurulur. İstanbul , Ankara , İzmir , Kocaeli gibi nüfusu kalabalık , trafiği yoğun ve aynı zamanda sanayinin çoğunlukta olduğu illerde kış aylarında havada bulunan partikül miktarı , Dünya Sağlık Örgütünce kabul edilen değerlerin üzerine çıkar. 1 metreküp havada olması gerekenden fazla partikül oluşur. Normalde kabul edilen değer 150 -180 mikrogram iken bazan 500 ve daha fazla olabilir. Bu defa tehlike başlamış demektir. Böyle ortamda yaşıyorsanız üst solunum hastalıklarının yanında kalp -damar hatalığına yakalanmak içten değildir.
KIRSAL YERLERDE SORUN FAZLA DEĞİLDİR
Kırsal bölgelerde yaşamak insan sağlığı açısından daha elverişlidir. Mümkün olduğu ölçüde büyük ve yoğun trafiği olan yerlerden uzak kalmak gerekir. Yerleşim yerleri seçilirken etrafları açık , hava akımı olan yerler tercih edilmeli. Eski medeniyetler hep böyle yerleri yaşam alanı olarak tercih etmişlerdir. Bunun başka bir yararı da sel baskınlarından korunmak içindir.
Şunu da unutmamak gerekir. Havası temiz yerlerin toprağı da temizdir . Dolayısı ile yeraltı su kaynakları da kirlenmez…