AK PARTİ BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE BAŞKAN ADAYI AYDIN AYAYDIN DALAMAN’I ZİYARET ETTİ

AK Parti Muğla Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Aydın Ayaydın, Mahalli İdareler Seçimleri çalışmaları kapsamında ilçeleri ziyaret etti.

İlk olarak Dalaman’ı ziyaret eden Ayaydın’ı burada Belediye Başkanı Muhammet Karakuş, AK Parti İlçe Başkanı Şefik Oğuz, MHP İlçe Başkanı Fatih Avcı ve partililer karşıladı.

AK Parti Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı adayı Aydın Ayaydın burada yaptığı açıklamada, “Benim daha önce de tespitlerim vardı. Dalaman’a girerken Dalaman’a yakışmayan bir yolla Dalaman’a geldim. Yani Türkiye’nin turizmin göz bebeği Dalaman Havaalanının olduğu, dünya kadar yurt dışından ve yurtiçinden turisti taşıyan bu bölgeye getiren ve bu bölgede karşılayan Dalaman’a hiç yakışmayan bir yol ile geldim buraya. Ben size söz veriyorum, bana 31 Mart’ta Muğlalı hemşerilerim görevimi verdikten hemen sonra il yapacağım işlerden bir tanesi Muğla’nın ve özellikle Dalaman’ın yolları hemen yapılacak.

Çok çalışkan bir belediye başkanımız var, Dalaman belediye başkanımız. Eminim ki bana sahip çıktığınız kadar ona daha çok sahip çıkacaksınız. Onu daha yüksek bir oyla seçeceksiniz. Ne kadar yüksek oyla seçerseniz seçin daha güçlü oluruz. Ben büyükşehir belediye başkanı seçildiğim takdirde büyükşehrin bütün yetkileriyle onu donatacağız. O da daha güçlü bir şekilde size burada yerel anlamda hizmet sunacaktır. Şu anda eli kolu bağlı bir Dalaman belediye başkanı ama benim dönemimde eli kolu bağlı değil, alnı açık dik ve Dalaman belediye başkanı olarak her türlü büyükşehir belediye başkanlığının yetkileri arkasında olacak şekilde sizlere hizmet sunacaktır.

Muğla’nın sorunlarını ikinci ağızdan değil, bizzat yaşayarak biliyorum. Hangi ilçemizin hangi sorunu vardır, hangi ilçemiz susuz, hangi ilçemizin yolu yok, hangi ilçemizin altyapısı yok, hangi ilçemiz sineklerle boğuşuyor, hangi ilçemizin denizi balçıklarla dolu girilemiyor, hangi ilçemizde vatandaş denizle buluşamıyor, hangi ilçemizin narenciye üreticilerinin sorunu nedir, hangi ilçemizin arıcılıktaki sorunu nedir hepsini en az sizler kadar biliyorum. Çünkü sizlerle beraber burada yaşıyorum ve bunları bizzat yaşayarak biliyorum.

Çok güçlü bir ekip kurduk, yıllarım bürokraside siyasette geçti. İyi bir ekibim var. Sayın cumhurbaşkanım 1 buçuk ay önce bana bu görevi teklif etti, o günden beri buranın Muğla’nın sorunlarını çözmek için, tespit etmiş olduğum sorunlarını çözmek için çözüm planlarımızı hazırladık. Projelerimizi hazırladık ve biz büyükşehir belediye başkanlığını kazandığımız takdirde Allah’ın izniyle kazanacağımıza inanıyorum. Biz hemen ertesi gün ne yapacağımızı çok iyi biliyoruz. Görevi devir aldığımız günün ertesi günü hemen bu projelerimizi uygulamaya sokacağız. Ve süratle halkımızın mutluluğu ve refahı onların yaşam kalitesini daha yukarı çekmek için var gücümüzle çalışacağız.

İnsanlar arasında hiçbir ayrım yapmayacağım. İlçeler arasında bir ayrım yapmayacağım. Muğla’da 1 milyon 100 bin nüfuslu insanımız var, herkese eşit yaklaşacağım. Kimseyi dışlamayacağız. Kimseyi ötekileştirmeyeceğiz. Hepsi Türkiye Cumhuriyeti’nin vatandaşı, hepsinin cebinde ay yıldızlı Türkiye Cumhuriyeti’nin kimlik kartı ve bu ülkenin bölünmez bütünlüğünü yüreğinde taşıyan bütün vatandaşlarımı hepsini kucaklayacağım. Ve hepsine eşit muamele yapacağım. Hiç ayrım olmayacak.

Ben inanıyorum ki bugün yedi belediyemiz var, ortağımız Milliyetçi Hareket Partisi’nin de belediyesini de katarak mevcut belediyelerimizi inşallah sayılarını artırıp mümkünse 12 artı 1 sayı ile belediyeyi kazanacağız ve Muğla’nın tarihini değiştireceğiz. Ben 5 yıllığına geleceğim ama eminim ki Muğlalılar beni bırakmayacak. Sağlığım, yaşım el verdiği ölçüde Muğla’nın Büyükşehir Belediye başkanı olarak sizlere hizmet etmeye devam edeceğim. Çünkü Muğlalılar hizmeti göreceklerdir. Ben sadece halkım için çalışacağım. Hiç kimse için değil halkım için çalışacağım. Kimseye rant kazanmak için değil, halkımın mutluluğu ve onların yaşam kalitesini, yaşam standardını yükseltmek için çalışacağım. Hiçbir sorununuz kalmayacak şekilde bütün sorunlarınızı ilk günden itibaren yapacağım, onları çözeceğim.

Bu bölgede çok verimli topraklar var. Bu bölge bir marka şehir olacak. Muğla bir marka olacak. Dalaman marka olacak, Köyceğiz marka olacak, Ortaca marka olacak. Milas marka olacak. Eminim ki bu bölgede yetişen ürünler dünyanın hiçbir yerinde böyle kaliteli ürün yok. Ama ne yazık ki hak ettiği değeri bulamıyor. O markanın değerini bulamıyor. Ben bu bölgedeki bütün çiftçilerimizin, tarımla uğraşan bütün üreticilerimizin, arıcılıkla uğraşan bütün üreticilerimizin sorunlarını çok iyi biliyorum ve bunların sorunlarını aşmak için de bütün gayretimle çalışacağım. Onlara çok rahat bir ortam yaratacağım. Üretimden satışa kadar olan sürede onların her türlü imkanını onların ayağına getireceğim. Avrupa’nın en gelişmiş ülkelerindeki gibi büyük, çok güzel soğuk hava depoları hazırlayacağız, yapacağız ve ürettikleri ürünleri tarlada bırakmayacak şekilde bir tane limon, bir tane portakal, bir tane mandalina, bir tane nar tarlada kalmayacak. Onların hepsi mutlaka tüketime girecek. Onların satışını üreticilerle birlikte ben onlara her türlü imkanı hazırlayacağım. Gerek yurt içinde gerek yurt dışında buranın markası yurt dışında tanıtılacak. Her türlü meyve ve sebzelerin yurt dışında pazarlanmasını yapacağız.  Bir marka ürün olarak Muğla’nın, Dalaman’ın, Ortaca’nın, Köyceğiz’in ürünleri aranılacak ürün haline gelecekler. Buraya gıda laboratuvarları alacağız, herkesin ürettiği ürünler o gıda laboratuvarlarında değerlendirilecek ve en iyi bir şekilde sağlığa zararlı olmayacak şekilde bunlar hem halkımızın tüketimine sunulacak, hem yurt içinde hem de yurt dışında bunların satışını, ihracatını yapacağız. Aranılan bir meyve, sebze olacak.

Belediye başkanımla birlikte el ele vereceğiz ve buranın bütün sorunlarını ama öncelikli şu yolları bir kere düzelteceğiz. Bu yolları düzelteceğiz. Altyapıya önem vereceğiz, bu da son derece önemlidir, bunları mutlaka yapacağız. İmkanlarımız var, büyükşehrin maddi imkanları da vardır ama maddi imkanları yetmeyebilir çünkü biz çok geniş düşünüyoruz. Çok şey yapacağız. Bunlara imkanlarımız yetmeyebilir. Yurt dışından, Avrupa’dan ücretsiz, karşılıksız fonları ülkemize getireceğiz. Muğla için, Dalaman için hazırladığımız projelerle devletimizin imkanlarının buraya gelmesini sağlayacağız. Ben inanıyorum ki hiçbir siyasi parti ayrımı gözetmeksizin bugün eğer Cumhuriyet Halk Partisi büyükşehir belediyesi veya ilçe belediyesi bir proje yaparsa o bu projeyi ilgili bakanlığa sunarsa onların o projesi karşılık bulacak. Ama hiç ortada proje yok, ‘biz muhalefetiz diyerek’ iktidar bize bakmıyor’ sen hangi projeni yaptın götürdün de hükümete hükümet o projeye duyarsız kaldı? Biz asla ve asla hiçbir ayrım yapmaksızın bütün ilçe belediye başkanlarımıza eşit davranacağız. Hepsi bizim belediye başkanlarımızdır. Hepsi bizim halkımızın temsilcileridir. Hepsine kucak açacağız. Birlikte el ele, kol kola girip halkımızın refahını yükselteceğiz. Halkımızın çok daha iyi şartlarda yaşamalarına imkan hazırlayacağız. Bu bizim asli görevimizdir. İktidarı kuran kadınlardır. Benim sizlerden ricam kadınlar her eve girecek, çalmadığı kapı kalmayacak girmediği ev olmayacak. Bizi anlatacak. Bizim kim olduğumuzu, niyetimizi neler yapmak istediğimizi bu göreve gelmemiz halinde neler yapacağımızı halka anlatacaksınız. Bu şekilde bütün Dalaman’a ulaşacağız. Kol kola gireceğiz birlikte halkımızın arasına gireceğiz. Halkımızla kol kola, el ele bu Dalaman’ı hak ettiği değere taşımak zorundayız. Ben hazırım sizinle kol kola girmeye. Sizinle Dalaman’ın sorunlarını çözmeye hazırım. Yeter ki siz bana 31 Mart’ta halkımızın yetkisini verecek o mazbatayı bana verecekler ben de Allah’ın izniyle mazbatayı alır almaz hemen ceketimizi çıkaracağız, kollarımızı sıvayacağız ve halkımızın ihtiyaçlarını karşılayacak projelerimizi uygulamaya sokacağız. Onlar için çalışmaya başlayacağız.” dedi. -Haber:Güngör Çoban